18 Şubat 2012 Cumartesi

Harmony in My Head: The Buzzcocks @ Babylon

15 Şubat Çarşamba, Punk Rock' ın bayrak gruplarından Bolton' lu The Buzzcocks Asmalımescit semalarında...

Başlangıç ne kadar da hoş geliyor kulağa, öyle değil mi_?

Oysa ben, Pazartesi geceyarısından beri dişağrısı denen meretle uğraşmaktayım. Haftalar öncesinden aldığım biletim kitaplığımda duruyor. Konsere gidemeyeceğimi düşünmek bile istemiyorum. Zaten adamlar 36 senede bir geliyor gitmemek ayıp olacak. (Punk Rock tarihi ya da grubun öneminden şimdilik bahsetmeyeceğim, ayrı bir yazı konusu deyip parantezi kapatalım)

Düzenli olarak yediğim iğneler sayesinde nispeten daha iyiyim. Konserlerden önce klasikleştirdiğim alkol rutinimi bu sefer ıskalamak durumundayım. Dert değil. İğneler mod parkamın cebinde, mekana doğru seğirtiyorum.

Metroda CBGB bereli birini gördüm. Güzel olacak bu gece.

21:15 civarı mekanın önü hareketlenmeye başlıyor. Kapının önündeki konser afişine hasta oluyorum. Bolton Wanderers FC ye selam olsun. Kırmızı, Mavi, Beyaz. Arkadaşlarım sonuna gelebildi, selam sabah faslının ardından nihayet içerdeyiz.


Girişte, hemen sağda Buzzcocks ürünleri satılan bir stand var. Cdler, T-shirt ler...
Ortam harika, heryerde Clash, Ramones t-shirt lüler. Balkonun en soluna, en dibine mevzileniyoruz. Aklım hala aşağıdaki t-shirt lerde. Aşağıya inip, cebimdeki son parayı da adama verirken, Boredom un introsunu duyuyorum, kahramanlarımız sahnede.


Sol köşede, beyaz üzerine siyah puantiyeli gömleğiyle S.Diggle hemen yanında grubun kurucu lideri P.Shelley. Her ikisi de grubun orjinal line up ından, gerçek birer Punk ikonları. 77' de 17 yaşımda Manchester' da olsaydım, muhtemelen bu adamların kıçlarının dibinden ayrılmazdım.

En sağda bas gitarda C.Remmington, üçlünün arkasında D.Farrant. Gruba 2008 de eklenen taze kanlar.

Tekrar yerimdeyim. Grubun ilk dönemlerinden kalabalığa sıkılan kurşunlar; I don't Mind, Autonomy, Whatever Happened to?...

Muhteşemler.

Babylon büyük bir pogo denizine dönüşüyor. Herkes halinden gayet memnun. Kalabalıktsavrulanları kuşbakışı izlemek büyük keyif. Punk çı gençlik inanılmaz acıkmış böyle bir şeye.2006 da ki The Exploited konserinden sonra bu şehre Punk Efsanesi geldi mi?, inanın hatırlamıyorum.

Noise Annoys, Promises, What do I Get?...




Hemen içeri kaçmak yok öyle. 1 saat sona ermiş nerdeyse. Kısa bir aradan sonra tekrar sahnedeler.

Harmony in my Head: Her daim kişisel Punk Rock favorilerimden. Steve Diggle işbaşında. Şimşeksi gitar sounduyla aşık atan kirli vokaller. Seyirciyle iletişimi inanılmaz. Şarkının sonlarına doğru hemen sağ tarafındaki dev kolonu farkedip, koca bir adımla kolona tırmanan Steve, artık önümde ve şarkıyı söylememi istiyor.
Benim için zaman durmuş durumda. Mikrofonu ayağını uzatmasıyla, anında mikrofonu kapıyorum. Gülümseyerek, bet sesimle ''It's a Harmony in my Head'' dememle o da gülümsüyor. Elleriyle seyircileri göstererek onlara doğru söylememi işaret ediyor. Bu kez de onlar için. İnanılmaz bir his.


Yıllardır rock konserlerinde kalabalıkta kapmış olduğum bir dolu materyal var evimde. Pena, Baget, Şapka, T-Shirt... Hayatım boyunca aldığım en değerli hediye bu olsa gerek. Hayatım bir film şeridi gibi gözümün önünden geçip giderken, bu anı bir kez daha yaşayacağım işte buna eminim.

Tekrar sahneye dönüp şarkıyı bitirmeye yakın, gitarının tellerine her vurduğunda zıplamaya başlıyor, tekrar, tekrar ve tekrar. One, two, three, four.

Ever Fallen İn Love ?

Pogo denizini çok şiddetli bir lodos vuruyor. Seyircinin en fazla reaksiyon gösterdiği şarkı. Tüylerim diken diken. Müziğin gücüne tanıklık ediyorum.

Final zamanı. Lodos' un etkisiyle yağmur yağmaya başlıyor. Biraz farklı bir yağmur bu, nasıl desem yapış yapış. Gelmiş geçmiş en sexy punk rock şarkısı: Orgasm Addict.

Millet orgazm yağmurunda sırılsıklam, Bolton Wanderers son dakikada golü atıyor.

İnanılmaz mutluyum. Tamam Shelley, ''Everbody's Happy Nowadays'' e girmene gerek bile yok. Herkes zaten mutlu.

Konser Steve'in mikrofon ayağını yere çalmasıyla son buluyor. Sağolsun, Punk Rock klişesinden bizi mahrum bırakmıyor. Grup elemanlarının mutluluğu yüzlerinde. Davulcu Fannant kolona fırlayıp yanımıza geliyor, vatan kurtaran William Wallace triplerinde.

75 dakikaya sığdırılan 36 yıllık tarih, 18 adet punk rock marşı, beklentilerin çok üstü bir performans. Tarihe tanıklık etmenin hazzı.

Harika konser hatıralarıyla dolu kalbimin baş köşesine koyuyorum bu konseri.

Setlist

Boredom
Fast Cars
I don't Mind
Autonomy
Get On Our Own
Whatever Happened to?
Girl from Chainstore
Sick City
Moving Away From the Pulse Beat
Nothing Left
Noise Annoys
Breakdown
Promises
Love You More
What do I Get?

Bis

Harmony in my Head
Ever Fallen in Love
Orgasm Addict



Konser sonrası aval aval gezinip durduk içerde, gerçek miydi acaba yaşadıklarımız. Dj sarmadı, saramazdı da. Dönüş zamanı.

Çıkışta, İstiklal havası solumak harika. Arkadaşlarımla vedalaşıp, rotamı çiziyorum lakin uğramam gereken bir yer var. İğneler cebimde. Hemşire kıçıma iğneyi yaptığı anda gözlerimi kapayıp sırıtarak, mırıldanıyorum.

It's a Harmony in my Head.

Ve Steve' in bana gülümseyen yüzünü görüyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder